M: info@tgd.de    |    T: +49(0)30-896 83 81 0

ALMAN VATANDAŞLIĞININ KAYBI KONUSUNDA ACELECİ DAVRANIŞLARDAN KAÇINMAK GEREKİR – İSTEDİĞİ TAKDİRDE FEDERAL HÜKÜMET SORUNU KÜÇÜK BİR YASA DEĞİŞİKLİĞİ İLE ÇÖZEBİLİR

Salı Ocak 18th, 20052005, Pressemitteilungen

1.1.2000 tarihinden sonra Türk vatandaşlığını kazanarak Alman vatandaşlığını kaybedenlerin durumuyla ilgili tartışmalar kamuoyunda sürmektedir. 1.1.2000 tarihinden bu yana bilinen bu konu, 1.1.2005’te yeni Oturma Yasasının yürürlüğe girmesiyle yeni bir boyut kazanmıştır.

Bu çerçevede Almanya Türk Toplumu yoğun bir görüşme programı hazırlamıştır. Hükümet ve muhalefet partilerinin yetkilileri ve bakanlık bürokratlarıyla görüşmeler sürmektedir.

Bu arada kamuoyunda yapılan tartışmalara da değinen Almanya Türk Toplumu Genel Başkan Yardımcısı Kenan Kolat, kayba yol açan Vatandaşlık Yasasının 25. maddesinin, Anayasanın 16. maddesine aykırı olduğu yolundaki açıklamaların doğru olmadığını belirtmiştir. Anayasanın 16. maddesinin “vatandaşlıktan çıkarmayı”, (Almancası Entzug) düzenlediğini, 25. maddede ise “otomatik kaybın” söz konusu olduğunu açıklayan Kolat, bu konuda Federal Anayasa Mahkemesinin 22.6.1990 tarihinde bir kararı olduğuna dikkat çekmiştir (2 BvR 116/90). Bu kararda Anayasaya aykırılık olmadığı ortaya çıkmıştır.

Aslında sorunun Alman vatandaşlığının kaybını düzenleyen Vatandaşlık Yasasının 25. maddesine bir ekleme yapılarak çözülebileceğine dikkat çeken Kolat, şöyle bir formulasyon önermiştir: “1.1.2000 tarihinden sonra bir başka vatandaşlığı kazanan bir Alman, 31.12.2006 (örnek olarak bu tarih verilmiştir) tarihine kadar diğer vatandaşlıktan çıktığını belgelerse, Alman vatandaşlığı geçerliliğini sürdürür.”

Almanya Türk Toplumu, özü itibarıyla çifte vatandaşlığı savunmakla birlikte, şu aşamada Türkler için çifte vatandaşlığın gerçekleşmesinin olanaklı görülmediğini belirterek, bu yasal düzenlemeyle Alman vatandaşı kalmak isteyenlere olanak sağlanabileceğine, Alman vatandaşı olarak kalmak istemeyenlerin ise oturma izni alarak yaşamlarını sürdürebileceklerine dikkat çekmiştir. Son durumla ilgili olarak TGD, Federal İçişleri Bakanlığı düzeyinde görüşmeler yaparak, çözüm önerilerini geçtiğimiz günlerde sunmuştu.